Savaşları kimse sevmez. Kimsenin hayrına olmayan bu insan icadı ne yazık ki tarihimizin büyük ve önemli bir parçası, hatta günümüzde bile insanlık tarihini kara lekelerle doldurmaya devam ediyor. Fakat öyle savaşlar var ki ilkokuldaki çocuk kavgaları insana daha anlamlı görünüyor. Yok yere birçok canın kaybedildiği bu en anlamsız savaşlardan öne çıkanlar şu şekilde;
Ortaçağ döneminde Fransa kralı 7. Louis gittiği haçlı savaşından ülkesine geri döner. Karısı Eleanor 7. Louis’in sakallarını kesmesini ister fakat kral bunu reddeder. Büyüyen tartışma sonucunda Eleanor kocasını terk edip İngiliz kralı 2. Henry ile evlenir. Bunun üzerine çıkan savaş 1152-1453 seneleri arasında geçen savaşlar silsilesinin başlangıcı olur. Tarihten kulağımıza çalınan yüz yıl savaşları da bu tarihler arasında geçmektedir ve temelinde bir büyüğümüzün sakalını kesmek istememesi yatmaktadır.
2/10
Kova Savaşı (Bologna ve Modena)
1325 ile 1337 yılları arasında gerçekleşen bu savaş günümüzün İtalya’sının şehir devletleri olan Bologna ve Modena arasında bir meşe ağacından yapılma kova yüzünden çıkmış. Başı boş birkaç Modena askeri gizlice Bologna şehrine girip şehir merkezinden bu kovayı çalıp kendi şehirlerine götürür ve hemen ardından aşağılandığını hisseden Bologna şehri savaş ilan eder. Savaşın sonunda kaybedilen onca cana rağmen kova geri alınamaz. Bugün bu kova hala Modena şehrinde bir çan kulesinde sergilenmektedir.
3/10
Başıboş Köpek Savaşı (Yunanistan ve Bulgaristan)
Birinci Dünya Savaşı’nın hemen ardından, 1925 yılında ilişkilerini henüz toparlayamamış bu ülke arasında savaşın çıkmasına bir köpek neden olmuş. Sınırda görev yapmakta olan bir askerin köpeği bir anda koşmaya başlayarak Bulgar sınırları içine girer. Asker köpeğini yakalamak için geçtiğinde Bulgar askerleri ateş açarlar ve Yunan askerini öldürürler. Başı boş köpeğin bir anlık koşma hevesi üzerine iki ülke savaşa sürüklenir. Bu olay ardından 52 can kaybı kayıtlara geçer.
4/10
Altın Taht Savaşı (İngiltere ve Ashanti İmparatorluğu)
Ashanti İmparatoru sürgüne yollandıktan sonra yerini alması için Sir Frederick Mitchell Hodgson yollanır. Hodgson ona imparatorluğun başında iken sadece bir sandalye verilmesine kızar ve hali hazırda bulunan altın tahta oturmak istediğini belirtir. Hodgson’un bilmediği şey ise bu tahtın halk için büyük bir manevi değeri olduğudur. Hodgson’un tahta oturmasının ardından sürgüne giden imparatorun annesi Yaa Asantewaa, 1900 yılında 12.000 kişilik bir orduyla İngilizleri büyük şaşkınlığa uğratır. Savaşında sonucunda 1.000 İngiliz, 2.000 Ashantili hayatını kaybeder. Savaşı daha sonra gelen destek kuvvetlerle İngiltere kazanmış olsa da altın tahta bir daha kimse oturmaz.
5/10
Domuz Savaşı (Sırbistan ve Avusturya İmparatorluğu)
O zamanlar Avusturya İmparatorluğu altında ezilmekte olan Sırbistan’ın en büyük ihracat geliri domuzlardan elde ediliyordu ve bu domuzların çoğu Avusturya’ya veriliyordu. Ekonomisini geliştirmek isteyen Sırbistan başka ülkelere de domuz satmaya başlayınca Avusturya bu gariban ülkeye 1906 ve 1909 yılları arasında savaş açtı ve I. Dünya Savaşı’nın temellerini sağlayan gerginliklerden birini yaratmış oldu.
6/10
2. Domuz Savaşı (İngiltere ve Amerika)
İngilizler Amerikan arazisinde gezinmekte olan bir domuzu vurarak öldürür. Bunun üzerine Amerikan ordusu İngilizlerle arasında bir cephe açar ve 1859 yılında savaş ilan eder. İki tarafın da birbirinden saldırı beklemesiyle geçen 4 ay sonunda taraflar savaştan vazgeçer ve savaşın tek zaiyatı bir domuz olarak kalır. Yani olan domuza olur.
7/10
Napoleon Özentiliği Savaşı (Paraguay ve Arjantin, Brezilya, Uruguay)
Paraguay Başbakanı Francisco Solano Lopez, büyük bir Napoleon Bonaparte hayranıdır. Kendini yetenekli bir taktikçi ve mükemmel bir kumandan olarak betimlemektedir. Hayatında kendisi için oluşturduğu bu senaryoda eksik olan tek şey bir savaştır. Napoleon hayranlığı sonucunda hiçbir sebep olmaksızın üç güçlü komşusu Arjantin, Brezilya ve Uruguay’a aynı anda savaş açar. 1864-1870 seneleri arasında süren bu sebepsiz savaşta toplam 400.000 insan hayatını kaybeder. Paraguay savaş sonunda neredeyse yok olur ve erkek nüfusunun %90’ını kaybeder.
8/10
Futbol Savaşı (El Salvador ve Honduras)
Futbol holiganlığına ve şiddetine aşinayız artık ama bu savaş futbol şiddetinin en uç noktalarından. 1969’da El Salvador ve Honduras maçında El Salvador kaybettikten sonra çıkan olaylar büyüyerek 14 Haziran’da savaş çıkmasına neden olur. Yaklaşık 5 gün süren savaşta 3.000 insan hayatını kaybeder. İşin sonunda ABD’nin savaşa ateşkes getirmesiyle savaş sona erer.
9/10
Namus Savaşı (İngiltere ve Zulu)
Kadına şiddete karşıyız. Görünen o ki İngiltere bu konuda çok hassas davranışlar sergilemiş. 1878 tarihinde karısı Zulu Kralı’nı terk edip İngiliz topraklarına kaçar. Olayın peşini bırakmayan Zulu Kralı, eski karısının izini İngiliz topraklarına kadar sürer ve İngiliz toprakları içerisinde onu öldürtür. Hem sınır ihlali yapan hem de yasaları çiğneyen Zulu Kralı’na tepki göstermek adına İngiltere savaş ilan eder. Savaş sonucunda toplamda 8.000’den fazla insan hayatını kaybeder bunların 6.000’i Zulu askeridir. Zulu Kralı, karısının peşini bırakmamasını çok ağır öder.
10/10
İnsanlık Dışı Bonusu: Emu Savaşı (Avustralya ve Emu Kuşları)
Yıl 1932. Tarihte birçok ülke bir savaşta yenilgiyi tatmıştır ancak böylesi bir yenilgiyi tatmadığı için her ülke kendini şanslı sayabilir. Avustralya sayıları kontrolsüz artan emu kuşlarına (uçamayan deve kuşuna benzer bir kuş türü) bir kontrol çözümü olarak savaş açmaya karar verir. Az sayıda asker makinalı tüfekler ve yüksek miktarda cephane ile girdiği bu savaş hiç beklenmedik bir sonuç verir. Kuşlara karşı savaşmak konusunda eğitimi olmayan bu askerler 2.500 mermi harcayıp yalnızca 50 emu kuşu öldürerek geri dönerler. Savaşı kuşlar kaçarak da olsa kazanmayı başarır. Duruma iyi yönünden bakmak gerekirse Avustralyalılar o günden sonra hangi savaşı kaybederlerse kaybetsinler daha kötü bir yenilgiye uğrayamayacaklar.