Geçmişimizde darbelerle tezahür eden kimi zaman ulusalcı kimi zaman askeri vesayet denen şeyin de, FETÖ’nün de bir iktidar kavgasının ülke içi dinamiği olduğu yanılsamasından vazgeçmek gerekir. Bu toplam gerçekliğin içbükey kısmıdır. Geçmişte o veya bu nedenle, bunun bir iç iktidar kavgası olarak gören, bir cenahtan yana tavrı veya sempatisi olan kişilerin bu gerçekliğin artık farkında olması gerekir.
15 Temmuz için “Kontrollü Darbe” iddiasını ilk olarak onlar ortaya attı. FETÖ üyeleri uzun süre bu tezi işlediler. Kemal Kılıçdaroğlu ise, kervana sonradan dahil oldu. Ancak, tutmadı, bu algı operasyonu beklenen kabulü görmedi. Bunun üzerine Fetullah Gülen çark etti. Mısır’da darbeci Sisi’nin kontrolündeki bir yayın organına açıklama yapıp, “15 Temmuz’u ulusalcılarla laikler yapmış olabilir” iddiasını ortaya attı. Dün, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı ile birlikteydik. “Buna ne diyorsunuz?” diye sordum. “Zırva” cevabını verdi:
İstanbul Büyükada’daki gizli toplantıya operasyon düzenlendi… Toplantıda bulunanlardan bazıları tutuklandı… Tutuklananlar arasında Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü İdil Eser, Özlem Dalkıran, Veli Acu, Günal Kurşun, İsveçli Ali Garavi ve Alman Peter Steudtner var... (Yine Alman…, Ahzoo!..) Ortaya karışık, Türk, İsveçli, Alman… Toplantının mensubu oldukları kuruluşların faaliyet alanlarıyla alakası yok… Dolayısıyla hepsinde bir panik hali…
Her ne kadar; CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, özellikle ‘adalet yürüyüşü’nden sonra dinden bahsediyor, tezlerine dini referanslar getiriyor olsa da durum değişecek değildir. Onların Türkiye’den ve Türkiye’nin gerçeklerinden yalıtılmış olmaları, onların üzerinde tarihin bir tecellisidir. Cumhuriyet Projesi’nin mamulleri olarak onlar hiçbir zaman Türkiyeli olamayacaklardır. Belki de aklıselim Türkiyeliler için; bu arkaik kalıntıları tarihi bir değer olarak koruma görevi bile söz konusu olacaktır. Gidiş oraya doğrudur.
15 Temmuz olayının neticeleri nelerdir? Bu soruya verilen ilk cevap darbelerin sonunun gelmiş olduğu ise, ikincisi de Türkiye’nin Batı sistemiyle ilişkilerinin bağımlılık ekseninde tutulmasının artık imkânsız hale geldiğinin kesinlik kazanmasıdır. “Batı sistemi, 15 Temmuz’da Türkiye’ye artık söz dinletemediği, önünde diz çökmediği için nihai müdahaleyi son çare olarak bu devşirme yapı vasıtasıyla devreye sokmuştur.”
Son altı ay göz önüne alınırsa,Trump’ın Dünyanın liderliği konusunda çok sayıdaki hataları, partisinin Obama’nın sağlık reformunun yerine bir türlü yeni bir sağlık kanununu, kendi partisinin çoğunluğu olan Senatoya kabul ettirememesi ve de devamlı red etiği seçim öncesi Rusya ile ilişki olayının, aslında gerçekleştiğinin delillerle ortaya çıkması, Trump’ın desteğini önemli oranda azalttı.