Eğil Kaymakamlığı ve Belediyesi, Kur'an-ı Kerim'de isimleri geçen Zülkifl ve Elyesa peygamberlerin defnedildiğine inanılan, manevi ikliminin yanı sıra Kralkızı Baraj Gölü, su sarnıçları ve tarihi yapısıyla da ilgi gören ilçede, Asurlular zamanında yapıldığı değerlendirilen Asur Kalesi ile Eği Kalesi Kral Mezarları'nın dünyaya tanıtılması amacıyla harekete geçti.
"BU TARİHE TÜM İNSANLAR ŞAHİTLİK EDECEK"
Eğil Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili İdris Arslan, yaptığı açıklamada, Eğil Kalesi ve kral mezarlarının UNESCO süreciyle ilgili çalışma başlatıp Kültür ve Turizm Bakanlığına başvuru yaptıklarını söyledi.
Çok yönlü bir sürecin işlediğini belirten Arslan, ilk aşamada tünelleri açığa çıkarmak amacıyla çalışma yaptıklarını ifade etti.
Arslan, bu değerlerin sadece Türkiye'de değil, dünyadaki herkes tarafından tanınması ve kıymetinin bilinmesi için çalıştıklarını dile getirerek şöyle konuştu:
"Bu tarihe tüm insanlar şahitlik edecek. Buranın dünyaca tanınmış bir kurum aracılığıyla tanıtımını yapmamız gerektiğini düşündük. Dicle Üniversitesi (DÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. İrfan Yıldız ile bu çalışmayı başlattık. Şu anda geçici listeye başvurularımızı yapmış bulunmaktayız. Umut ediyorum ki Eğil Kalemiz ve kral mezarlarımız yakın zamanda UNESCO'nun Dünya Kültür Mirasları listesine alınmış olacak. Bir, iki ay içerisinde kesin bir netice almış oluruz"
Kalenin çevresinde Kültür ve Turizm Bakanlığından alınacak izin doğrultusunda kazı çalışması başlatacaklarını bildiren Arslan, Eğil'in tarihi ve doğal güzelliklerini tüm insanlığa kazandıracaklarını kaydetti.
"Eğil sadece maneviyatıyla değil, tüm tarihiyle inşallah insanlarımıza 'hoş geldiniz' diyecek ve onları bağrına basacak. UNESCO, dünya çapında kabul görmüş bir kuruluş. O kuruluşun listesinde yer almamız demek, bu kadim tarihin dünya literatürüne girmesi demek. Sadece yurt içi değil yurt dışındaki turistlerimizin de bu coğrafyayı bilmesi bizim için çok önemli" diyen Arslan, misafirleri Eğil'de görmekten mutluluk duyacaklarını söyledi.
"YILLIK 400 BİN ZİYARETÇİMİZ VAR"
Eğil'in inanç turizmi açısından önemine işaret eden Arslan, ilçenin bundan dolayı çok sayıda ziyaretçiyi ağırladığını anlattı.
Arslan, "Yıllık 400 bin ziyaretçimiz var. Eğil Kalemizi de inanç turizmi ile bir kompleks, turizm cazibe alanı olarak oluşturmayı planlıyoruz. Bu, bizim için önemli bir çalışma. Aynı zamanda bu çalışmanın çok yönlü ve uzun süreçli bir yol olduğunu düşünüyoruz" diye konuştu.
Arslan, çalışmalarda kendilerine destek veren Vali Münir Karaloğlu'na teşekkür etti.
"KESİNTİSİZ YAŞAMIN DEVAM ETTİĞİ YERLEŞMELERDEN BİRİ"
DÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. İrfan Yıldız ise Eğil Kalesi'nin Diyarbakır'ın en önemli kalelerinden biri olduğunu söyledi.
Tarih kaynaklarına göre kalenin Asur döneminde inşa edildiğini aktaran Yıldız, kalenin üzerinde Asur Kralı 3. Salmanasar'a ait kral figürü ve çivi yazılı kitabe bulunduğunu belirtti.
Yıldız, Eğil Kalesi'nin özellikle Roma'nın sınır hattı kaleleri içerisinde önemli bir yere sahip olduğuna işaret ederek şöyle devam etti:
"Asurlulardan sonra Urartular ve Arşak Krallığı kaleyi kullanmaya devam etmişler. Diyarbakır'ın fethi ile 639 yılında İyaz Bin Ganem komutasındaki ordu Eğil Kalesi'ni de fethederek İslam topraklarına katmıştır. İslam topraklarında özellikle Nisanoğulları döneminde önem arz eden bir kale çünkü Nisanoğulları Diyarbakır'ı başkent olarak kullanan bir devlet. Eğil onların önemli ikinci merkezi. Daha sonra Osmanlılara bağlı bir hükümet olan Eğil beyleri döneminde kale önemini koruyor. Kale Asurlulardan başlayıp günümüze kadar kesintisiz olarak yaşamın devam ettiği yerleşmelerden biri"
Eğil'in hem peygamberler hem de krallar kenti olarak anıldığını dile getiren Yıldız, kültür ve inanç turizmi bakımından çok önemli bir yerleşim yeri olduğunu vurguladı.
Yıldız, "Eğil Kalesi'nin önemli özelliklerinden biri de Türk sanatında gördüğümüz kümbetleri çağrıştıracak kral mezarlarının olması. Yapılan araştırmalarda bu kral mezarlarının Arşak krallığına ait olduğu ve MS 1. ve 2. yüzyılda yapıldığı tahmin edilmektedir. Kral mezarlarında çok sayıda kıymetli malzeme olduğunu kaynaklardan öğreniyoruz. Sasaniler döneminde burası alınınca kral mezarlarının açtırılıp hazinelerin alındığı da kaynaklarda belirtiliyor" diye konuştu.