İşte o minyatürün hikayesi! Sesini duyunca aşık oldu
Ferhad, Şîrin'i ve onun atını taşırken mutsuz görünmediği halde hikayenin gerçeğini bilmeyenler tarafından “Şirin de az değil. Kendini sırtında taşıttığı yetmedi atını da taşıttı” gibi yorumlar yapılmıştır. Oysa bu tasvirin arkasında, sevdiğini korumaya çalışan bir erkeğin romantik ve cesur bir son saniye hamlesi vardır.
Ferhad ve Şîrin'in hikayesini hepiniz bilirsiniz. Ferhad sevdiği kadın için dağları delmiştir... Klasik Türk edebiyatının en büyük aşk hikayelerinden biridir ve pek çok edebiyatçı mesnevi biçiminde kaleme almıştır. Hikayeyi anlatan minyatürler de sanat tarihinin önemli parçaları olarak kayda geçmiştir. Minyatürlerde daha çok Ferhad dağı delerken resmedilir. Pek bilinmeyen, görülünce tam olarak anlamlandırılalayan bir minyatürde ise Ferhad, Şîrin'i ve onun atını sırtında taşımaktadır.
Bunu yaparken mutsuz görünmediği halde hikayenin gerçeğini bilmeyenler tarafından "Şirin de az değil. Kendini sırtında taşıttığı yetmedi atını da taşıttı" gibi yorumlar yapılmıştır. Oysa bu tasvirin arkasında, sevdiğini korumaya çalışan bir erkeğin romantik ve cesur bir son saniye hamlesi vardır.
Sesini duyunca aşık oldu
Şîrin'in isteği üzerine Ferhad, bir ay içinde sarp kayalar arasında bir su yolu açıp Şîrin'in köşkü önünde yaptığı havuz ve çeşmeye uzaktaki otlaklardan taze süt akıtmaya başlar. Ferhad daha sesini ilk duyduğu anda Şîrin'e âşık olmuştur.
Onun yaptığı işe mükâfat olarak verdiği mücevherleri kabul etmez. Ümitsiz aşkının ıstırabı ile kırlara, dağlara düşer. Gizli tutmak istediği aşkı kısa zamanda herkes tarafından duyulur. Durumu öğrendiğinde Ferhad'ı kıskanan Hüsrev, onu huzuruna çağırıp para ve servet teklifiyle sevdasından vazgeçirmeye çalışır.
Razı edemeyince, başardığı takdirde Şîrin'den uzak durmayı vaad ederek baştan başa sert bir kayadan ibaret olan Bîsütun dağını delip ordunun geçebileceği bir yol açmak gibi olmayacak bir işle oyalamak ister. Şîrin'in aşkından aldığı güçle işe girişen Ferhad her kazma vuruşunda dağın bir parçasını indirir. Şîrin'in ve atı Şebdîz'in tasvirlerini kayalara işleyen Ferhad'ın yaptığı iş dillere destan olur. Duyduğu merakla onun çalışmasını seyretmeye gelen Şîrin'in bir ara atı sakatlanıp yuvarlanmak üzere iken Ferhad onu atıyla birlikte havada yakalayıp köşke götürür...
Farklı yıllarda, farklı ekollerden sanatçılar kendi yorumlamaları ve estetik anlayışlarıyla bu büyük aşk hikayesini resmetmiştir.
