Çatalhöyük'ten günümüze kadar ulaşan Anadolu motiflerini boynuzdan elde ettiği malzemelerle buluşturan 67 yaşındaki Atışan, sanatını 51 yıldır sürdürüyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü (DÖSİM) üreticisi olan Mehmet Atışan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, boynuzdan takı üretimine kadar geçen zorlu ve zahmetli süreci anlattı.
Daha sonra kullanımına göre boynuzları kesip kaynatılmış kristal sodanın içinde yarım saat tuttuğunu aktaran Atışan, "Ardından bol ateşe tutarak düzeltme kıvamına gelmesini bekliyoruz, mengeneyle sıkıştırıyoruz. 6-7 saat beklettikten sonra çıkarıyoruz ve 1 ay düz şekilde bekletiyoruz. 1 ay sonra boynuzu önceden oluşturduğumuz şablonları kullanarak kıl testereyle kesiyoruz. Son olarak gümüş ve mercan kaplama aşamasına geçiyoruz." ifadelerini kullandı.
Ustasından devraldığı mesleği 1969 yılından bu yana sürdürdüğünü bildiren Atışan, şunları kaydetti:
"Ustamdan gümüş ve boynuz takı işlemeciliğini öğrendim. Bir süre İstanbul Kapalı Çarşı'da dükkanımı işlettim. Sonra da Kültür ve Turizm Bakanlığına ürün yapmaya başladım. Türkiye geneli yapılan takı tasarım yarışmalarında ödüller aldım. Uzun süre böyle çalıştım. Sadece Kültür ve Turizm Bakanlığının desteklediği yurt içi ve dışındaki fuarlarda ürünlerimi sergiliyorum. Sanatı sanat olduğu için icra ederiz. Bizim para pulla işimiz yok. Ben ürünleri yapmayı seviyorum. Hepsi ayrı bir renk, hepsinin renk geçişleri farklı. Boynuza aşık olan bir insanız. İmkanım olsa bir tekini bile satmam çünkü aynı renk ve aynı dokuya sahip ikinci bir boynuzu bulmam mümkün değil."
Bir takı yapımının 9-10 ay sürdüğüne değinen Atışan, "İspanya Kraliçesi'nin boynundaki gerdanlık, yakasındaki bronş buradan çıkmadır. Kralın masasındaki zarf açacağı buradan çıkmadır." dedi.
Daha pek çok devlet adamı, bürokrat ve önemli isim için boynuzdan sanat eserleri ürettiğini aktaran Atışan, Halk Eğitim Merkezinde 300 saatlik kurs verdiğini ancak mesleği sahiplenen olmadığını belirtti.
Kursta 10 üniversiteli genç bulup en azından 2'sinin bu mesleği yürütmesini istediğini ifade eden Atışan, "Bulduğum gençlere elimdeki malzemelerle 2 dükkan kurup hediye ederim, diye düşündüm ama olmadı. Kursa gelenlerin çoğu emekli olmuş insanlardı. Şimdiki gençlerimizde ne yazık ki sabır yok. Bizim prensibimiz işte sabır, işe saygı ve işi sevmektir. Ne yazık ki şu an işi öğretebileceğim kimse yok. Benim de yapabileceğim bir şey yok." diye konuştu.
Atışan, tamamen el işlemeciliği olan ürünlerin fiyatlarının 30 liradan başlayıp 750 liraya kadar çıktığını sözlerine ekledi.