AK Parti teşkilatlarının seçim çalışmalarına çok daha önceden başladıklarını belirten Kabaktepe, "Seçim çalışmalarını üçe ayırarak başlamıştık. Önce yüz yüze 100 gün diyerek, seçim takvimi belli olmadan bir çalışmaya başladık. Daha sonra seçim takvimi belli oldu. O sürece dair bir çalışmamız vardı. Ve ardından adaylarımız belli olduktan sonra bir çalışmamız oldu.
Bu süreç içerisinde en temel parametremiz şu oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın 'arazi, saha' dediği AK Partimizin 21 yıldır Türkiye'ye yaptıkları, şu an yapmaya devam ettikleri ve Türkiye Yüzyılı başlığı altında Türkiye'ye, insanımıza, İstanbul'umuza geleceğe dair proje ve umutlarını vatandaşlarımızla iletişim mecralarının yöntemlerinin tamamını kullanarak görüşmeye çalıştık. İstanbul'umuzda 4 buçuk milyon hane var. 3 milyonun üzerinde ailemizin kapısını çaldık. Ramazan'da 500 bin ailemize misafir olduk. Geçen hafta ilk kez oy kullanacak yaklaşık 70 bin gencimizin evine misafir olduk. Kimisi ile kapıdan konuştuk, kimisinin çayını içtik. Biz onlara neler yapacaklarımızı ve yaptıklarımızı anlattık. Onlar bize önerilerini tekliflerini ilettiler. Eleştirilerini bakış açılarını aktardılar. Bu görüşmelerde bizlerde onlara kendi görüşlerimizi anlatma fırsatı bulduk. Ve öyle bir enerji aldık ki sabah başladığımız enerji akşam aşağıya düşmüyor. Tam tersi milletimizin bu duruşu enerjimizi yukarı çekiyor." ifadelerini kullandı.
AK Parti teşkilatlarının çalışmalarını değerlendiren Kabaktepe, "AK Parti olarak İstanbul'da şöyle bir slogan belirledik, 'Her zaman, herkes ile her yerde'. İstanbul 7/24 yaşayan bir kent. Kadınlarımızla, işçimizle, gencimizle, iş insanlarımızla, çocuklarımızla hepsiyle birlikte günün 24 saati bir araya gelelim projesini koyduk ve bunu da gerçekleştirmeye devam ediyoruz. Hakikaten bu süreç içerisinde teşkilatlarımız yoğun bir gayret içerisindeler. Hafta sonları, hafta içi bazen 2 bin bazen 4 bin ekiple bu çalışmaların tamamını yürütüyoruz. Konu Türkiye sevdası, İstanbul aşkı. Bu sevdamızı bu aşkımızı İstanbullu hemşehrilimizle kol kola girerek yüz yüze bakarak, göz göze gelerek paylaşmanın en doğru yöntem olduğundan hareketle bu alanı güçlü bir şekilde gerçekleştirmeye gayret ediyoruz." dedi.
7 Mayıs Pazar günü Yüzyılın İstanbul mitingini gerçekleştireceklerini söyleyen AK Parti İl Başkanı Kabaktepe, "Adına Yüzyılın mitingi diyoruz. Türkiye Yüzyılına işaret edecek bir miting olduğu için bu ismi söylüyoruz. Aynı zamanda bu mitinge başka anlamlarda yüklediğimiz için ismini böyle kullanıyoruz. AK Parti olarak, İstanbul teşkilatları olarak biz milyonluk bir mitinge hazırlanıyoruz. Ve buna inanıyoruz, bunu görüyoruz. 2-3 gündür sahada mitinge dönük yaptığımız çağrılarda, çalışmalarda da bunu görüyoruz. Vatandaşlarımız "Ben nasıl gidebilirim? Ben nasıl gelebilirim? Ben gelmek istiyorum araç gönderebilir misiniz? Biz 40 arkadaş bir araya geldik otobüs gönderebilir misiniz?" diye kendilerinden çok yoğun bir talep ve teveccüh var. Tüm İstanbullu vatandaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Milyonluk bir mitingi yapacağız. Niye Yüzyılın mitingi diyoruz? Atatürk Havalimanı Türkiye'nin en son geçirdiği 15 Temmuz darbesine karşı duruşun, Cumhurbaşkanımızın oradan seslenişiyle de tüm vesayet odaklarına, darbecilere, hainlere, başta FETÖ'cü teröristler olmak üzere karşı duruşun sembolü olduğu bir mekandır." ifadelerini kullandı.
Yüzyılın İstanbul mitingini Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nde yapacaklarını anlatan Kabaktepe, "İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Yenikapı Meydanı'nı Seçimlerin en güzel programları mitinglerdir. İstanbul'da bir miting yapacağız. Genelde Maltepe Meydanı ve Yenikapı Meydanı kullanılır. Ama İstanbul Büyükşehir Belediyesi 6 ve 7 Mayıs'ın miting tarihleri olmasına rağmen Yenikapı Meydanı'nda ayın 5'ine bile konser koydu. Yani partilerin mitinge hazırlanması için gerekli sürenin kullanılmasının önünü engelliyorum demediler ama konser yaptılar. Bu ne anlama geliyor? İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin açıklaması lazım. Dolayısıyla Yenikapı'yı kullanma şansını ortadan kaldırmış oldular." dedi.
Atatürk Havalimanı ile ilgili sözlerine devam eden Kabaktepe sözlerine şöyle devam etti:
Cumhuriyet Halk Partisi geleneğinin Atatürk Havalimanı ile bir sorunu var zaten. Atatürk Havalimanı CHP geleneğinin öncülerinin etkileri ile Nuri Demirağ'ın elinden alınmamış olsaydı bugün belki Türkiye F-16 tarzında dünyanın sayılı uçak markalarının en az bir tanesinin sahibi olacaktı. Dolayısıyla CHP bundan on yıllarca önce, CHP öncülerinin bazılarının siyasi tavırları Türkiye'nin bu gelişimini engellemiştir. Aynı şekilde bugünde bu tavrı takınıyorlar.
Türkiye'nin terörle mücadelede geldiği son noktaya değinen Kabaktepe, "Muhalefete soruyorum. Hanginiz iktidar olacak? Kim iktidar olacak? SİHA'ya JİTEM diyen mi iktidar olacak? SİHA'ya dokunacağım diyen mi iktidar olacak? ANKA'yı kapatacağım diyen mi iktidar olacak? Suriye'de terör operasyonlarına dur diyen mi iktidar olacak? Tezkereye hayır oyu veren mi iktidar olacak? 14 Mayıs'a selam olsun kapıları açacağız tüm mahkumlarımızı serbest bırakacağız diyen PKK yöneticileri mi iktidar olacak? Askerimize, polisimize kurşun sıkan, milletimizi şehit eden FETÖ'cülere görevini iade edeceğim diyen mi iktidar olacak?" dedi.
Türkiye'de muhalif seçmenin de Kılıçdaroğlu'nu destekleyen PKK ve FETÖ'den rahatsız olduğunu söyleyen AK Parti İl Başkanı Kabaktepe, "Milletimiz muhalefetin terörle mücadele de bugün geldiği noktanın, Gabar'da petrol bulabiliyorsak, Tunceli'de yaylada koyunlarımızı otlatıp kayak kayabiliyorsak, Diyarbakır'da gönül rahatlığıyla gezebiliyorsak bu SİHA-İHA ile, Mehmetçiğimizle, polisimizle ve Diyarbakırlı, Tuncelili, Vanlı kardeşlerimizin Türkiye'nin teröre karşı mücadelesine verdiği destekle olmuştur. Bu, terörü yeniden Diyarbakır'ın, Şanlıurfa'nın, Tunceli'nin, Türkiye'nin içine çekme çabasıdır. Milletimiz muhalefetin bu yaklaşımına onay vermeyecek ve hayır diyecektir. 85 milyon insanımızın bu durumdan (Kılıçdaroğlu'nu destekleyen PKK ve FETÖ'den) rahatsız olduğunu görüyoruz. CHP seçmeni de bu durumdan rahatsız. Millet İttifakı'nın diğer partilerinin seçmenleri de bu durumdan rahatsız. Bir kısmı rahatsız oldukları halde oy vermemeyi tercih edecekler, bir kısmı Cumhurbaşkanımıza oy vermeyi tercih edecek, bir kısmı da belli sınırlardan dolayı rahatsız oldukları halde oy vermeyi tercih edecekler." ifadelerini kullandı.
HDP'nin CHP'den ne talep ettiğini soran Kabaktepe sözlerine şöyle devam etti:
Hiç kimse şunu izah edemez. Türkiye' de siyasetin kapısı vatanla, bayrağımızla, devletimizle, milletimizle sorunu olmayan herkese açıktır. Dolayısıyla HDP seçmeni de terörün Kandil bağlantısından rahatsız. Onlarda Diyarbakır'da terör olmasını istemiyor. Şu an Kandil'den yapılan açıklamalar, Dünyanın değişik ülkelerinden FETÖ'cülerin yaptığı açıklamalar Türkiye'nin içine yeniden terörün ve kaosun getirilmesini söylüyor. Kandil'in sözde yöneticileri Kılıçdaroğlu'na destek çağrısında bulunuyor. Sözde ateşkes falan ilan ediyorlar. Kılıçdaroğlu'na, sözde PYD,PKK,YPG,FETÖ yöneticilerinin oy istemelerini açıklamaları lazım. Kapalı kapılar ardında ne konuştunuz? Soruyoruz. Bazı HDP'li siyasetçiler artık Kılıçdaroğlu konuştuklarımızı ve sözümüzü açıklamalı diyor. Bir açıklayın bakalım ne konuştunuz, kimi serbest bırakacaksınız, kimleri nereye getireceksiniz? Dolayısıyla terörün desteğine milletimiz karşıdır. Bunu sandıkta da gösterecektir. Ona inanıyorum. CHP'li seçmende bir milletvekilinin APO'yu serbest bırakacağım demesine karşı çıkacaktır. 2023 seçimleri Türkiye'nin olmasıyla solması arasındaki bir seçimdir.