Libya ordusu, Hafter milislerine karşı son dönemde üst üste başarılar elde etti. Ülkenin doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'e bağlı milisleri önce başkent Trablus il sınırlarının tamamından çıkaran ordu birlikleri, ardından stratejik Terhune vilayetinde ve ülkenin batısındaki Beni Velid ve Kasr bin Gaşir gibi önemli yerleşim merkezleri ile geçiş güzergahlarında hakimiyet sağladı.
Ordu, başkentin 450 kilometre doğusundaki sahil kenti Sirte ve güneyindeki askeri üsse sahip Cufra vilayetini Hafter milislerinden geri almak amacıyla 7 Haziran'da "Zafer Yolları" isimli yeni bir harekat başlattıklarını duyurdu ve Sirte vilayetine doğru 120 kilometre mesafe katederek hızla ilerledi.
Operasyon kapsamında Sirte vilayetine yaklaşık yüz kilometre mesafedeki Vişke beldesini Hafter milislerinden geri alan askerler, vilayet merkezine 30 kilometre uzaklıktaki 30 Nolu Geçiş Kapısı mevkisine ulaştıklarında ise aidiyeti belirsiz savaş uçaklarının yoğun hava saldırısı nedeniyle geri çekilmek zorunda kaldıklarını anlattı.
Libya ordu birliklerinin, Sirte kenti çevresinde savaş uçaklarının hava saldırıları nedeniyle onlarca kayıp verdiği aktarıldı.
DEAŞ'TAN KURTARILAN SİRTE, HAFTER'İN ELİNE GEÇTİ
Libya'da devrik lider Muammer el-Kaddafi'nin de doğum yeri olarak bilinen Sirte vilayeti Arap Baharı isimli sürecin ardından bir dönem terör örgütü DEAŞ'ın eline geçti.
Ülkenin batısındaki güçler, 2016 yılında ABD ve İngiltere gibi ülkelerin kurduğu askeri koalisyonun yoğun hava ve lojistik desteğiyle Sirte vilayetini DEAŞ'tan temizledi.
Ancak, Nisan 2019'da başkenti ele geçirmek için saldırı emri veren Halife Hafter'e bağlı milisler, 7 Ocak'ta çok yönlü biçimde Sirte vilayetine ilerledi.
Bu saldırıyla aynı anda kent içindeki aşırıcı Medhali Selefi görüşlü silahlı bir grup taraf değiştirdi ve hükümet güçleri kentten çekilmek zorunda kaldı. Böylece Hafter, bu dönemde Akdeniz sahil şeridindeki Sirte kentini bir günde ele geçirmiş oldu.
Hafter milisleri, Sirte kentinin ardından Berlin'de düzenlenen Libya konulu uluslararası konferans ve ateşkes çağrılarından sadece bir hafta sonra 26 Ocak'ta, Sirte kentinden Ebu Gıreyn beldesine doğru saldırı düzenledi. Libya ordusu, bu dönemde Hafter milislerinin saldırısını Ebu Gıreyn beldesinde püskürtmeyi başardı.
Vişke-Ebu Gıreyn hattı bu dönemde iki taraf arasındaki şiddetli çatışmaların yaşandığı yeni çekişme bölgesi olarak öne çıktı.
SAVAŞIN İZLERİ HER YERDE GÖRÜLEBİLİYOR
Libya ordusu ve Hafter milisleri arasındaki çatışmaların izlerine de birçok noktada rastlamak mümkün.
Misrata şehrinden Sirte'ye doğru ilerledikçe sivil araç trafiği azalıyor. İki kent arasındaki yerleşim alanları genelde küçük köyler ve beldeler. Söz konusu bölgelerin sakinleri de evlerini terk etmiş. Libya ordusu, bu yerleşim bölgeleri arasındaki geçiş noktalarında güvenlik önlemleri alıyor.
Bölgede uzun süredir devam eden çatışmaların izleri, çevredeki çürümeye yüz tutmuş araçlar, yolda patlayan mühimmatların bıraktığı hasarlarda görülüyor.
Libya ordusuna bağlı hava unsurlarının hedef aldığı, Hafter milislerine ait çok sayıda askeri araç ve takviye mühimmat taşıyan araçların yol kenarlarında yanmış halleri göze çarpıyor. Sahadaki birliklerse imha edilen çok sayıda başka aracın daha önce buralardan kaldırıldığı bilgisini paylaştı.
Ordu mensupları, askerlerin savaş uçaklarına hedef olmamak için geniş bir alanda küçük topluluklar halinde konuşlandıklarını aktarıyor.
Sahadaki askeri yetkililer, son dönemde, savaş uçaklarının ve silahlı insansız hava araçlarının çevrede çok sayıda keşif uçuşu gerçekleştirdiklerini anlattı.
Orduya bağlı birliklerin konuşlandığı Vişke bölgesinde AA muhabirine açıklamalarda bulunan saha komutanlarından General Hüseyin eş-Şeltati, birliklerin ilerleyişi hakkında son durumu paylaştı.
"Sirte'ye ilerlememiz yönünde başkomutanımız (Fayiz es-Serrac) talimat verdi ve (Sirte ve Cufra Ortak) Operasyon Dairesi olarak 6 Haziran'da başarıyla yürütülen operasyonlarla şehre ilerledik." diyen Şeltati, "Hazırlıklarımız ve azmimiz oldukça güçlü. Kaydedilen hızlı ilerlemenin ardından savaş uçaklarının bombardımanı nedeniyle mevzilerimize döndük ancak hazırlıklarımız yerli yerinde." ifadelerini kullandı.
Ordunun Sirte'ye ilerleme konusundaki kararlılığını vurgulayan Şeltati, şöyle devam etti:
"Talimatları bekliyoruz. Öfke Volkanı Operasyonu birliklerinden bu eksendeki güçlerimize çok sayıda ek destek geliyor. Allah'ın izniyle hazırlıklarımızı tamamlayıp Sirte'ye ilerleyeceğiz."
Şeltati ayrıca, Hafter'e bağlı milislerin Trablus'taki yerleşim bölgelerine tuzakladığı mayın ve patlayıcıların temizlenmesi ve bu bölgelerdeki sivil halkın evlerine güvenli dönüşünün sağlanması için Türkiye'den gelen mayın ve bomba imha uzmanlarının çabalarından memnuniyet duyduklarını dile getirdi.
Türk mayın imha uzmanlarının "oldukça kritik bir iş" üstlendiklerini belirten Şeltati, "Çok iyi iş çıkarıyorlar. Bu ekiple bizzat tanışmadım ama mayın temizliğinde büyük bir uzmanlık gösterdiklerine dair bilgiler aldım. İnsanların evlerine dönmelerini sağlayacaklarını umuyoruz." dedi.
"HAFTER, DEAŞ'IN YÖNTEMLERİNİ UYGULUYOR"
Askeri birliklerde görev yapan Yüzbaşı Abdulhamid Ebu Zeyyan da cephedeki son durum ve Sirte'nin kendisi için önemi hakkında konuştu.
Sirte'yi çevreleyen bölgelerde yayılan ordu birliklerinin şehre 50 kilometre mesafede olduğunu aktaran Zeyyan, "Operasyon dairesinin planlamaları doğrultusunda koordine olup tüm bu bölgelere girecek ve Hafter milislerini buralardan en uzak noktaya kadar temizleyeceğiz." diye konuştu.
Sirte kentinin ve Hafter milislerine karşı verdiği mücadelenin "kendisi için özel bir önemi" olduğundan bahseden Zeyyan, kardeşinin 2016'da Sirte'de DEAŞ'a karşı yürütülen operasyonlarda şehit olduğunu söyledi.
Zeyyan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İsyancı Hafter güçleri, Sirte'yi işgal ettiklerindeyse, kentteki Şehitler Müzesi'ne girdiler ve içinde kardeşimin de yer aldığı, şehitlerin fotoğraflarından oluşan eserleri parçaladılar. Biz bu kenti DEAŞ terör örgütünden kurtarmak için şehitler verdik.
Ancak sonunda Hafter güçleri geldiler ve kentteki müzeyi basıp, şehitlerin anısına yapılan hatıra anıtını yıktılar. Bu da bizim, Sirte şehrini saldırılardan kurtarma kararlılığımızı ve azmimizi artırdı."
Hafter milislerinin ele geçirdiği bölgelerden ayrılırken mayın tuzaklamasının DEAŞ'ın yöntemlerini hatırlattığını kaydeden Zeyyan, Türk mayın imha uzmanlarına da teşekkür etti.
"Mayın ve el yapımı patlayıcılar tuzaklayan Hafter, DEAŞ'ın uyguladığı yöntemlerin aynısını uyguluyor." diyen Zeyyan, "Türk ekiplerinin Trablus'un güneyinde mayın temizleme faaliyetleri bizi oldukça memnun etti. Zira bizim mayın temizleme konusunda yeterince tecrübemiz yok. Bize sağladıkları bu destek için onlara çok çok teşekkür ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Sirte, hem güneyinde Cufra Askeri Hava Üssü bulunması hem ülkedeki en büyük hidrokarbon kaynaklarını barındıran "Petrol Hilali" bölgesine açılan kapı olması nedeniyle stratejik önem taşıyor.
Hafter milisleri, Libya'nın petrol ihracatının yüzde 60'ının yapıldığı petrol hilali bölgesine gelecek herhangi bir saldırıya karşı "karakol kenti" işlevi görmesi sebebiyle Sirte'yi vermemek için büyük çaba içinde.
Libya'nın doğusunda, Akdeniz sahil şeridinde 350 kilometre boyunca Sirte'nin hemen ardından uzanan petrol hilalinde Sidre, Ras Lanuf, Briga ve Zuveytine gibi ülkenin en büyük petrol ve doğal gaz tesisleri bulunuyor.