Bayram değil seyran değil, Atina Belediye Başkanı Kostas Bakoyanni İmamoğlu'nu neden bu kadar sıcak bir kucaklamayla karşıladı? Oysa sadece 3 hafta önce Meral Akşener onu Fatih Sultan Mehmet'le özdeşleştirilmişti.
Tarih bize aslının 568 yıl önce böyle karşılanmadığını anlatıyor. İmamoğlu konuşmasında bir de Atatürk Venizelos benzetmesi yaptı. İki liderin arası savaştan sonra düzelmişti. Ancak Atatürk hiç bir zaman Yunanistan'a gitmedi.
Elbette bu kucaklaşma küçük bir detay. Asıl sebep belki de Atina Belediye Başkanı Bokayanni ile kucaklaşmaktan çok daha manidardır
Ekrem İmamoğlu, Bakoyanni ziyareti'nin ardından, Miçotakis tarafından kabul edildi. "Ne var canım bunda" demek mümkün. Problem zamanlamasında. Başkan Erdoğan New York ziyareti öncesinde ABD'de Miçotakis'in talebi üzerine bir görüşme gerçekleşeceğini belirtmişti. Ancak bu görüşme programında görünmüyor. Başkan Erdoğan'ın bu açıklamayı yapmasına rağmen görüşmenin neden gerçekleşmediğine ilişkin bir bilgi yok. Sebep açıklamanın devamında yaptığı eleştiriler de olabilir.
Üstelik Yunanistanlar ile Türkiye arasında yeni bir NAVTEX krizi de yaşandı. Oysa ege uzun bir süredir durgundu. Gerekçe bunlar mı henüz bilinmiyor, ama neticede görüşme gerçekleşmedi. İşte tam da bu şartlar altında gerçekleşen Miçotakis-İmamoğlu görüşmesi oldukça manidar.
İmamoğlu, Millet İttifakı'nın 2023 için favori aday adaylarından biri. Miçotakis onun bu durumunu kullanmak istemiş olabilir. Hem de Erdoğan'la görüşmenin gerçekleşmediği bir aralıkta görüşerek. Zira hali hazırda Yunanistan'ın maksimalist hedeflerinin önündeki en büyük engel Erdoğan gibi görünüyor. Kılıçdaroğlu'nun Dış İlişkiler Danışmanı Ünal Çeviköz'ün Mavi Vatan hakkındaki görüşleri belli. Hiç biri olmasa bile, bu algıyı oluşturan şartların vuku bulduğu kesin. Üzücü olansa İmamoğlu'nun bu ortamın oluşmasına teşne olması.